Biz Türkler, biz müslümanlar, biz öğrenciler, biz kürtler, biz lazlar, biz erkekler, biz ateistler...
Farkında mısınız nasıl bir çoğulculuğa kurban gittiğimizi? hiçbir koyunun kendi bacağından asılamadığını? her bireyin arkasında bir inanışı, ideolojiyi ya da her neyse onu da sürüklediğini. Gelişmemiş zihinler bu şekilde bir tümevarıma ulaşarak aslında bir çoğulculuk psikolojisine dahil olurlar. Yalnız bu dediğim sadece negatif anlamda anlaşılmasın, ''İzmir'in kızları güzeldir'' de bir genellemedir ama bu kimseyi rahatsız etmez, oysa herkes bilir tüm İzmir kızlarının güzel olmadığını. Sıra geldi 'biz eşcinseller'e. Eşcinsellik denince akan sular durur, kimi insanın surat ifadesi en çirkin halini alır, birileri hemen lafa atlar ve bir güzel genelleniriz. Kimisi sapık der, kimisi lanetli, biri çıkar 'ama onlar çok tatlı' der. Bir adet meta olup çıkarız sohbetten. İnsanların ortak noktalarının olması hayata bakış açılarını, düşüncelerini, görüşlerini, inançlarını, kalplerini aynılaştırmıyor ve bunu herkes bal gibi farkında. Fakat gizliden gizliye hayranlık duyduğumuz veya garezimiz olan tekilleri genelleyerek ya içimizdeki sevgiyi abartır ya da nefretimizi kusarız.
Bu konuyu kapatp bir diğer hususa geçmek istiyorum; o da bizi bizden başka duyan var mı konusu. Malum, medya bizi öyle bir göstermiyor ki yapılan hiçbir zorbalığı tv'lerde veya gazetelerde göremiyoruz. Peki sosyal medyada görünürlüğümüz ne durumda? Mesela ben yazıyı yazıyorum ama eşcinsel olmayan birine ulaşabilecek miyim? Birileri 'aa gerçekten öyle olabilir mi acaba?' diyecek mi? Biz eşcinseller zaten eşcinsellerin özgürlük çağrılarından öyle bir sıkıldık ki 'eee?' modundayız. Tabi aramızda yok mu bilinçsiz, özgürlük anlayışı gay pornosu izleyip tatmin olmaktan ibaret olanlar? var tabiki ama çoğunluk değiller. Asıl çoğunluk heteroseksüeller ve bizim görevimiz onlara sapık olmadığımızı, normal, standart bir insan beynine sahip olduğumuzu anlatabilmek.. Ama uzaylı olabileceğimiz ve bunun aramızda bir sır olabileceğini de düşünün derim.
16 Şubat 2016 Salı
7 Şubat 2016 Pazar
Cinsiyetçi bir film daha hep yek
Cinsiyetçiligi, tacizi ve şiddeti normalleştiren, meşrulaştıran ve hatta özendiren filmlere bir yenisi daha eklendi. Fragmanlarında kadınlara taciz ve cinsiyetçiliğin çokca yer kapladığını gördüğümüz bu film, kadınlara ve farklı cinsel kimliklere yönelik ayrımcılıkta çag atlamış, Cinsiyetçi ve homofobik küfürler ile kadınlara uygulanan taciz sahneleri hiç utanıp sıkılmadan aleni bir şekilde sergilenmiştir.
Şaşırdık mı? Tabii ki hayır. Başka başka filmler, diziler ya da politikacıların söylemleriyle zaten bu ayrımcılıklar toplumda tekrar tekrar üretilmiyor muydu? Kesinlikle evet. İsteriz ki igrenç taciz sahnelerine sahip Hep Yek filmi bu konuların daha ciddi tartışılması için vesile olsun.
Vizyon Tarihi: 05 Şubat 2016
Yapımı: 2016 - Türkiye
Tür: Komedi
Yönetmen: Ali Yorgancıoğlu
Oyuncular: Fırat Tanış , Gürkan Uygun , İnan Ulaş Torun , Gökhan Yıkılkan , Tuna Orhan
Senaryo: Bilal Kalyoncu , Suat Özkan , Alper Erze
Yapımcı: Bilal Kalyoncu
Konusu: Cevat, Türkiye'nin ünlü Kabadayılarından birinin şehvet ve şan düşkünü oğludur. Uluslararası alanda şöhrete sahip manken Camilla'yı tutkulu aşkı sonucunda kaçırmaya karar verir. Bu kaçırma operasyonunu Cevat adına Ziya Baba üstlenir. Ziya Camilla'yı kaçırır ve Camilla'yı bir paket içinde Cevat'a götürme görevini Şahin'e verir. Ancak Şahin, Cevat'a götürdüğü paketin içinde ne olduğunu bilmez. Şahin paketi İzmir'den, İstanbul'a getirirken Gürkan ve Altan adında iki belalı ile yolu kesişir, onlar yüzünden Cevat'a götüreceği paketi kaybeder. Bu sebeple Şahin hayatının en zor 48 saatini yaşamak zorunda kalır.
Şaşırdık mı? Tabii ki hayır. Başka başka filmler, diziler ya da politikacıların söylemleriyle zaten bu ayrımcılıklar toplumda tekrar tekrar üretilmiyor muydu? Kesinlikle evet. İsteriz ki igrenç taciz sahnelerine sahip Hep Yek filmi bu konuların daha ciddi tartışılması için vesile olsun.
Vizyon Tarihi: 05 Şubat 2016
Yapımı: 2016 - Türkiye
Tür: Komedi
Yönetmen: Ali Yorgancıoğlu
Oyuncular: Fırat Tanış , Gürkan Uygun , İnan Ulaş Torun , Gökhan Yıkılkan , Tuna Orhan
Senaryo: Bilal Kalyoncu , Suat Özkan , Alper Erze
Yapımcı: Bilal Kalyoncu
Konusu: Cevat, Türkiye'nin ünlü Kabadayılarından birinin şehvet ve şan düşkünü oğludur. Uluslararası alanda şöhrete sahip manken Camilla'yı tutkulu aşkı sonucunda kaçırmaya karar verir. Bu kaçırma operasyonunu Cevat adına Ziya Baba üstlenir. Ziya Camilla'yı kaçırır ve Camilla'yı bir paket içinde Cevat'a götürme görevini Şahin'e verir. Ancak Şahin, Cevat'a götürdüğü paketin içinde ne olduğunu bilmez. Şahin paketi İzmir'den, İstanbul'a getirirken Gürkan ve Altan adında iki belalı ile yolu kesişir, onlar yüzünden Cevat'a götüreceği paketi kaybeder. Bu sebeple Şahin hayatının en zor 48 saatini yaşamak zorunda kalır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)