28 Aralık 2003 Pazar

İnsanı, İnsan Olduğu İçin Sevmek

Bu kadar zor olmasa gerek kadını, erkeği, travestisi, lezbiyeniyle bütün cinsel eğilimlere, sağcısıyla, solcusuyla bütün görüşlere, işçisiyle, memuruyla, motor ustasıyla, elektrikcisiyle, tesisatcısıyla bütün mesleklere saygı duysak sevmesekde saygı duymayı becerebilsek yada hiç değilse tahammül edebilsek daha hoş görülü olabilsek toplumsal huzuruda daha rahat yakalarız diye düşünüyorum.
Aslında kimsenin kimseye kendini anlatmak gibi bir zorunluluğu olmamalıdır. Ama ne yazıkki toplumumuz yeterince hoş görülü olamadığından grupların özelliklede azınlıktaki grupların kendilerini anlatma ve ıspat etme mecburiyeti doğuyor. Ama gelin görünki bunu bile yapmanıza fırsat verilmeyebiliyor. Toplumun bilinçlendirilmesi misyonunu taşıması gereken medya ve aydınlar misyonlarını yerine tam olarak getirmiyor hatta zaman zaman bir takım kısa dönem menfaatlar uğruna bu misyonu kötüye kullanabiliyorlar. Düşünsenize tanınmış yazarlarımızdan birisi yine tanınmış tarihcilerimizden birisine aşağılamak amacıyla " O alkolik ve eşcinsel" diyebiliyor, ve bu lafı eden şahıs güya aydın geçiniyor. Hal böyle oluncada görev sivil örgütlere düşüyor, bu durumdada kendini savunmak zorunda kalan bu örgütlere her türlü engel hazırlanıyor. Ve bu durum karşısında insanın aklına (en azından şimdilik) gerçek ortamlardan daha özgür bir ortam olan internet ortamı geliyor. Bu yolla insanlara ulaşabilmek ve "bizi bizden dinleyin önyargılarınızı atın bizlerde insanız" mesajı verebilmek için sanal gruplar kuruluyor. İşte bunlardan biride GACI, onun kuruluş amacıda derttaşlarıyla aynı. Ama inanın gerçektende etkili bir yol bu internet, özelliklede hızla yaygınlaşan bir teknoloji olduğundan geleceğin bir numaralı iletişim aracı olmaya aday.
Biliyormusunuz bende önceleri toplumun büyük çoğunluğu gibi escinsel eğilime şimdiki kadar sıcak bakmıyordum tesadüfen katıldığım ZENNE grubu ardından ESCİNSELLE ve en sonda GACI gruplarında tanıdığım dostlar sayesinde, onları onlardan dinleyip tanıdıktaktan sonra bakış açım bayağı değişti. Artık onlara daha sıcak bakıyorum ve onlarla aynı ortamlarda olmakdan büyük mutluluk duyuyorum. Özelliklede bu sitede onlarla birlikde yazılar yazmak son derece müthiş bir duygu.
Bir erkek (ve şimdi admirer) olarak toplumca uygulanan haksızlıklardan dolayı, başta Aydan ve Serap olmak üzere bütün travestilerden ve escinsellerden özür diliyorum. Keşke bütün insanlar sizleri önyargısızca yakından tanıyabilselerdi, inanıyorumki onlarda sizleri çok severlerdi.
Son olarak yine tekrarlıyorum insanı insan olarak sevmek işte bütün mesele bu. Kendinize iyi bakın mutlu kalın.

Adamca - Gacı

19 Ekim 2003 Pazar

Poppers Nedir, Ne İşe Yarar?

Batı´da özellikle gençlerin ve eşcinsellerin tercih ettiği, cinsel gücü artırıcı madde olarak satılan poppers, aslında tehlikeli bir uyuşturucu. Sinir sistemine ve kan tablosuna ciddi zararlar veriyor. 2003'te Tempo, Türk piyasasına poppers´ı sokan Sabri Köçek'le konuştu...

İşte Tempo'da yer alan o yazı...

Cihangir´de Boğaz manzaralı bir teras katı... Sonbaharın hafif fırtınalı soğuk gecelerinden bir gece... Ev sahibi konuklarına ``Sürprizim var'' diyerek onları yeni bir heyecan dalgasına sürüklüyor. Önce salonun ortasına içinde sıcak su olan bir kova konuluyor. Sonra küçük bir şişenin yarısı suyun içine boşaltılıyor. Ardından etrafı keskin, amonyak kıvamında bir koku kaplıyor, sonra başlar dönüyor, hiçbir şey eskisi gibi olmuyor. Muhabbetler bölündükçe bölünüyor, beyin bu bilinmeyen yeni maddenin hücumuyla esir oluyor. Aradan bir zaman geçiyor, bu sefer o şişeden burunlara iğrenç kokulu maddeden çekiliyor. Sanki beyinde bir patlama yaşanıyor. Partinin konukları oldukları yerlere mıhlanıyor. Kovaya boşaltılan küçük şişenin içindeki, daha çok Amerika ve Avrupa´da yaygın olan bir madde: Poppers. Uyuşturucu kültürünün esrar ve eroinden ibaret sayıldığı Türkiye, işte bu yeni uyuşturucu maddeyle tanışıyor. Uyuşturucu bağımlıları çok duyup da ulaşamadıkları bu maddeyi de artık kolaylıkla bulabiliyorlar. Poppers sexshop´larda bile tezgâh altından satın alınabiliyor.

Poppers (amil, bütil ya da izobütil nitrat) burundan çekilen damar genişletici, kimyasal bir madde. Amil nitrat orijinal olarak kalp sorunlarının tedavisinde kullanılıyor. Değişik adlar altında küçük şişelerde satılıyor. Ecstacy ve LSD´nin etkisini güçlendirmek, özellikle de cinsel gücü artırmak için kullanılıyor. Amerika ve Avrupa´da daha çok eşcinsel erkeklerin kullandığı söyleniyor.

Türkiye´de satılması, ülkeye sokulması yasak. Ancak Amsterdam ya da Londra´daki büyük `rave' partilerde elden ele dolaştırılıp çekilen poppers, Türk eğlence hayatına da girmiş durumda. Hollanda, İngiltere ve Almanya gibi ülkelerde müzik marketlerde ve sexshop´larda satılan poppers, İstanbul´da da artık el altından satılıyor. Satış noktaları yine sexshop´lar. Cinsellikle ilgili fantastik bir madde olarak piyasaya sürülüyor. Ama aslında bir uyuşturucu türü.

Tempo, Türk piyasasına poppers´ı sokan Sabri Köçek´i konuşturdu, inanılmaz itiraflar ortaya çıktı. İstanbul´da sexshop sahibi olan Köçek Hollanda, Almanya ve İsveç bağlantılarıyla son 10 günde 400 şişe poppers´ı kaçak yollarla İstanbul´a getirdiğini ve bunu nasıl, kimlere sattığını tüm ayrıntısıyla anlattı. Köçek´e göre poppers bir uyuşturucu madde değil. Cinsel gücü artıran bir fantezi malzemesi:

``Ben poppers diye bir şey bilmiyordum. Elit tabaka müşterilerim, club´lara takılanlar falan sormaya başlayınca araştırdım. İnternetten baktım. Sonra bağlantıları kurdum. Hollanda, İsveç, Almanya bağlantılı olarak 400 tane getirdim. Elimde 50 tane kaldı. Patır patır gidiyor. Elimde siparişler var. Müşterilerim club´lara, barlara takılan genç kitle, bir de paralı insanlar. İstek artırıcı bir şey. Narkotikle hiçbir alakası yok. Hiçbir şekilde uyuşturucu değil. Cinsel gücü artırıcı. İnsanlar bunun için kullanıyorlar. Artık insanlar değişik fantezi peşindeler.''

2003 - @tempo